İSRAİL BİTİRDİ Mİ?

Bahattin Furuncuoğlu

Yayınlanma Tarihi: 9 Ekim 2025
Okunma: 18
İSRAİL BİTİRDİ Mİ?
07 Ekim 2023 tarihinde Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin El-Kassam Tugayları'nın İsrail'e saldırması ile başlayan savaş, 10 Ekim 2025 tarihindeki anlaşmayla son buldu. Savaşı başlatan Hamas, durması için imza attı. Ama asıl trajedi, 18 Mart'ta başlayan İsrail'in Gazze katliamına girişmesi ile başladı.
İsrail'in iki yıl süren savaşta ne kazanıp, ne kaybettiğine iyi bakmak gerekir. 2.000'e yakın İsrail vatandaşı ile, 20.000'i çocuk olmak üzere 70.000'e yakın Filistinli hayatını kaybetmiş, yüz binlerce kişi yaralanmış veya yerlerinden edilmiştir. Bu durum, Gazze için çok dramatik sonuçlar meydana getirmiştir.
14 Mayıs 1948'de İsrail devletinin resmen kurulmasıyla beraber 'Arap Birliği' olarak başlatılan savaş, 1949 yılında ateşkes imzalandığında İsrail topraklarını bir miktar genişletti. Daha sonraki yıllarda her İsrail-Filistin savaşı, İsrail'in topraklarını genişletmesine sebep oldu. İsrail işgal ettiği topraklardan hiçbir zaman geri adım atmadı, 'kılıç hakkı' mantığı ile devamlı büyüdü ve bugünkü hâline geldi.
Filistin'de faaliyet gösteren, Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) tarafından kurulan El-Fetih ve Müslüman Kardeşler tarafından kurulan Hamas adlı örgütler yıllarca birbiriyle mücadele etti ve 2007 yılında bir anlaşmaya vararak güç birliği meydana getirdi.
Artık Filistin'de siyasi bir güç olan Hamas yönetimi egemenliğini sürdürmektedir.
Soru şu: Artık siyasi bir iktidar olan Hamas, kendi tarafından kurulan Kassam Tugayları ile ayrılığa mı düşmüştür? Yoksa Mossad, Kassam Tugayları ile irtibat mı sağlamıştır? Her saldırının sonrası topraklarını genişleten bir İsrail'in varlığına çocuklar bile şahit iken neden hesapsız adımlar atılmaktadır?
İsrail'in katliamlarına seyirci kalan, hatta belli bir süre desteğini sürdüren Avrupa ülkeleri ve ABD, sivil insani eylemlerden sonra duruma müdahil olmuşlardır. Konuya uzun süre terör örgütü ile mücadele şeklinde bakmışlardır.
Her zaman olduğu gibi, katliamlar üzerinden itibar kazanma ve aslan payını kapma yine ABD'ye kalmıştır.
Ülkemize gelince, insani olarak tabii ki hükûmeti yönetenler de üzülmüşlerdir. Ancak güçlü lider Türkiye inşasına kafa yormayıp, sadece kendi istikballerini düşünen ve bunun mücadelesini veren beyinler olduğu sürece, âleme nizam vermek ve İ'lây-ı Kelimetullah'ı hâkim kılmak bu milletten uzak olacaktır.